Bazen doğduğu yerin doğduğu yer olmasını da ister insanoğlu. Kimileri bu konuda şanslı olsa da maalesef ki birçoğumuz bu konuda şanslı olamıyoruz. İşte doğduğu Iğdır’ın doyduğu yer olmasının hayalini kuran, aklına düştüğü her an memleket özlemi duyan çok özel bir isim Ekrem Sağlam Batıyakası Dergisi’ne konuk oldu. Genel Yayın Yönetmeni İlter Öztürk’e yaşamını ve iş dünyasının kapıların açan, duygularını ve gelecek ile ilgili hedeflerini anlatan Ekrem Sağlam en büyük mutluluğunun doğduğu ve doyduyu yere katkı sunmak olduğunu söyledi. İşte Ekrem Sağlam’ın çarpıcı ropörtajı;
Herkesin gözünde farklı bir Ekrem Sağlam tanımı var ama biz Ekrem Sağlam’ın gözünden, yüreğinden, dilinden Ekrem Sağlam’ı tanıyarak başlamak isteriz.
Öncelikle Batı Yakası Medya Grubuna ve size zaman ayırıp bizleri dinlemeye zaman ayırdığınız için çok teşekkür ederim. Evet sizin de ifade ettiğiniz üzere işimiz gereği birçok kişi tarafından tanınıp bilinmekteyiz. Herkesin gözünde farklı bir tanımımızın olması da gayet doğal. Ekrem Sağlam’ın gözünden kim olduğuma geldiğimizde ise 1986 yılında doğmaktan ve memleketim olmasından daima gurur duyduğum ve nefes aldığım her an özlemi ile yaşadığım ülkemizin kadim şehirlerinden birisi olan Iğdır’da dünyaya geldim. Çocukluğumun ve eğitim hayatımın belli bir kısmı burada geçtikten sonra, bugün bölgemizde yaşayan birçok vatandaşımızla ortak paydada buluştuğumuz göç hikayelerinden birisinin kahramanı olarak 2011 yılında Çayırova’ya geldik ve o günden itibaren de hayatımızı bu şirin ilçemizde devam ettirmekteyiz. Evli ve 3 çocuk babasıyım. Hem doğduğum hem de doyduğum yerlere katkı sağlayabilmek adına mücadeleme devam etmekteyim.
Sağlam İnşaat’ın kuruluş hikayesinde neler yaşandı. Geçen süre size neler kattı ve aynı zamanda neleri götürdü.
Sağlam İnşaatın temeli aile şirketi olmasından dolayı uzun yıllara dayanmaktadır. Özellikle Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesinde yaşayan birçok kişi hayat mücadelesine devam edebilmek adına büyükşehirlere göç etmekte ve genellikle de ilk iş olarak inşaatlarda çalışmaya başlamaktaydı. Bizim de hikayemiz bu duruma benzerlik gösteren bir hikâye aslında. Bireysel çalışma ve deneyimlerin neticesinde kurumsallaşma adına ilk adımları 2004 yılında atan Sağlam İnşaat ailesi kurulduğu ilk günden itibaren inşaat sektöründe ince işçilik hizmetleri, boya – badana süreçleri, dış cephe uygulamaları başta olmak üzere birçok alanda hizmet vermekte. 2011 yılından itibaren ise yönetim üssümüzü Çayırova’ya taşıyarak başta Çayırova olmak üzere, Yalova, Tuzla, Gebze, Dilovası ve Darıca bölgesinde yaşayan vatandaşlarımıza hizmet vermekteyiz. Dönüp geriye baktığımızda ise yaklaşık 400’e yakın binaya hizmet vermiş olmanın haklı gururunu yaşamaktayız. 2023 yılından itibaren ise iş kollarımız arasına yap – sat, hayvan yetiştiriciliği ile otomotiv alım satım hizmetlerini de devreye alarak alan çeşitliliğimizi arttırarak yolumuza devam etmekteyiz.
Sağlam İnşaat’ın yönetim felsefesinde neler yatmakta?
Müşterinin ana odak olduğu ve yoğun rekabetin yaşandığı günümüz piyasasında ayakta kalabilmenin en temel şartlarının başında yaptığınız işin kalitesiyle ilgili olarak müşterilerinize güven vermeniz ve işinizin arkasında durmanız yer almaktadır. Bizlerde Sağlam İnşaat olarak kuruluş felsefemizin temeline bu durumu koyarak sürecimizi inşaa etmeye başlayarak bu günümüze kadar gelebildik. Bunun yanı sıra müşterilerimizin talep ve isteklerini sonuna kadar en ince ayrıntısı ile dinleyerek hizmeti tam ve doğru bir şekilde verebilme felsefemiz arasında yer alan diğer bir husustur. Parayı yaptığınız iş getirir ama size asıl kazandıran ise ekibinizdir. Onun içinde bizler şirket olarak çalışanlarımızın işlerini güvenli bir şekilde yapmalarına ve sağlıklarına büyük önem vermekteyiz. Bugün kadromuzda yer alan nitelikli birçok çalışma arkadaşımız uzun zamandır bizlerle birlikte çalışmakta ve her geçen gün değer katarak yollarına devam etmektedirler. Temel felsefemizde yer alan bu konularla birlikte bildiğimiz ve inandığımız bir diğer husus hizmet sektöründe mücadele veren bir yapının sahibi ve yöneticisi olarak şunu rahatlıkla ifade etmek isterim ki; parayı kazanmak oldukça kolay bir durum. Bugün az kazanırsınız belki de yarın daha çok kazanabilirsin. Ama bizler için asıl önemli olan şey paradan daha çok sizden hizmet alan kişilerin beyninde ve kalbinde yer edinebilmekte yatmakta. Bizler için en önemli ve etkileyici reklam kaynağı yaptığınız işi beğenen ve size güven duyan müşterilerinizdir. Çünkü bizim sektörümüzde en iyi reklam size güvenen müşterilerinizin referanslarıdır. Ve bizlerde bugüne kadar yaptığımız işlerin tamamına yakınını bizleri referans gösteren müşterilerimiz aracılığıyla gerçekleştirmekteyiz. Bu yolda ne kadar doğru adımlar attığımızın da bir göstergesi olarak karşımıza çıkmaktadır. Yine bizim sektörümüzde önemli olan bir diğer hususu da söylemeden geçmek istemiyorum. Oda doğru ve kaliteli malzeme kullanarak hizmet verebilmekte yatıyor. Sonuç olarak baktığımızda müşterilerimiz bize hayalini kurdukları şeyleri yapmamız için geliyorlar ve bunun içinde bir maliyete katlanmayı göze alıyorlar. İşte burada çok hassas bir durum devreye giriyor. O da talep edilen işin en uygun maliyetle en kaliteli ürünleri kullanarak tam ve eksiksiz bir şekilde yerine getirebilmek. Bunun içinde mesleki deneyim ve müşteri gözünden bakabilmeye ihtiyaç duyulmakta. Çünkü günümüz şartlarında maliyetlerin oldukça yüksek olduğu bir dönemde müşterilerimizin bütçelerini de düşünerek hareket etmemiz gerekmekte.
Bugün baktığımızda birçok sektörde nitelikli personel bulma noktasında çeşitli sıkıntıların yaşandığını gözlemlemekteyiz. Bu durumun sizde ki yansımasında neler yaşanmakta? İhtiyaç duyduğunuz nitelikli personeli kolaylıkla bulabiliyor musunuz? Yoksa benzer durum sizin içinde geçerli mi?
Sorduğunuz soru ile ilgili iş gücü piyasasının geneline baktığımızda nitelikli personel bulma noktasında birçok sektörün benzer sorunlar yaşadığını bizlerde hem duymakta hem de gözlemleyebilmekteyiz. Bu olumsuz sürecin yaşanmasının altında yatan birçok kök neden bugün hemen hemen birçok kişi tarafından bilinmekte ve rahatlıkla da ifade edilmektedir. Bu durumun çözümü ile ilgili olarak da radikal adımların bir an önce atılması gerektiğini savunanlar arasında yer almaktayım. Çünkü böylesine hızlı ilerleyen bir sürecin olumsuz yansıması çok kısa sürede birçok sektörü daha fazla şekilde kötü yönde etkileyecektir. Sorunun bizimle ilgisi olan kısma baktığımızda ise, bizim avantajlı olduğumuzu rahatlıkla ifade edebilirim. Çünkü bizim iş yapış modelimiz de usta çırak ilişkisinin çok yaygın olmasından dolayı mevcut kadrolarımızla çok uzun süreler çalışabilmekteyiz. Ayrıca bizimle çalışma hayatına yeni başlayan deneyimsiz çalışma arkadaşlarımızı da aramıza alarak onlara mesleki gelişim alanında fırsatlar sunmaktayız. Bu da ilerleyen zamanlarda ihtiyaç duyacağımız nitelikli personel ihtiyacına cevap verebilmek adına ön hazırlık görevini görmekte.
Sizin iş hayatınız dışında da sosyal alanlarda aktif bir yaşantınız olduğunu bilmekteyiz. Bu süreçle ilgili olarak neler söylemek istersiniz?
Bölgemizde başta memleketimiz Iğdır ile ilgili olmak üzere gerçekleştirilen birçok etkinlik ile birlikte vatandaşlarımızın mutlu günlerinde de olduğu gibi acılı günlerinde de yanlarında olarak destek verme noktasında azami derece dikkat göstermekteyim. Çünkü işin özünde hepimiz insanız ve bizi biz yapan insani değerlerimizi de asla ama asla unutmadan hayatımıza devam etmemiz gerekmektedir. Onun içinde elimden geldiği kadar buna dikkat ediyorum. Sivil toplum noktasında ise Çayırova Kars Ardahan Iğdır Dayanışma Derneği üyesiyim ve burada ki etkinliklere de elimden geldiği kadar katılmaya gayret etmekteyim.
Iğdır dediğimizde neler söylemek istersiniz?
İnsan hayatında bazı yerler vardır. Ne kadar kelime bilirseniz bilin ifade etmekte yetersiz kaldığınızı hissedersiniz. İşte benim hayatımda ki en özel yerlerin başında da memleketim Iğdır gelmekte. Hangi kelime ile ifade etmeye çalışsam benim için daima az gelmekte olan bir durum. Çünkü benim için Iğdır bir memleket olmanın da ötesinde kökümün dayandığı topraklar. Annem ve babam ve diğer aile büyüklerimizin yaşadıkları coğrafya. Sonrasında benim dünyaya geldiğim kimi zaman gülüp eğlendiğim, kimi zaman ise hüzünlendiğim ama her noktasında kendimi bulduğum ve anlamlandırdığım bir yer. Bir kenti özlemek ve onun hasretiyle yaşamak nasıl deseler Iğdır’la olan ilişkimi rahatlıkla örnek olarak gösterebilirim. Malum memleketten uzak bir noktada hayat mücadelemizi sürdürmekteyiz. Bu zorlu mücadele içerisinde bile Iğdır’a değer katabilme adına çeşitli gayretlerim bulunmakta. İş kollarımız arasında yer alan hayvancılık alanında Iğdır’da faaliyetlerimize devam etmekteyiz. Orada ki alanlarda yetiştirdiğimiz hayvanları buraya getirerek pazara sunmakta ve ortaya çıkan geliri de yine bölgeye aktarmaktayım. Aslında işin özünde hem bölgeye hem de bölge insanına fayda sağlamak için mücadele etmekteyim. Fırsat bulduğum her an da mutlaka ziyarete gittiğim Iğdır ile çocuklarımın arasında da bir bağ oluşmasına dikkat ediyorum. Orası benim ata toprağım olduğu kadar da çocuklarımın da ata toprağı ve onlarında bu bilinçle yetişmesini ve günü geldiğinde de memleketlerine sonuna kadar sahip çıkmalarını temenni ediyorum.
Son olarak neler söylemek istersiniz?
Bugün buraya kadar gelerek bizlere zaman ayırdığınız, duygularımıza, hayallerimize tercüman olduğunuz için başta Batı Yakası Medya Grubuna ve size sonsuz şükranlarımı sunmaktayım. Bu dünya hayatında doğduğu ve doyduğu topraklara değer katabilmek adına mücadele etmeye çalışan birisi olarak her kim ki bu yolda bir şeyler yapabilme gayreti içerisinde ise kendilerine şükranlarımı sunuyorum. Bu güzel coğrafya da daha nice güzel günlerde bir araya gelebilmek ümidiyle herkese saygılarımı sunuyorum.