Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Neden Olur?
Bu hastalıklar cinsel ilişki sırasında semen ve vajinal sıvılar gibi vücut salgıları ile ya da ciltten cilde direk temasla bulaşmaktadır. Bunların bir kısmı sadece genital bölgeyi ve çevresini tutarken bazıları tüm vücuda yayılıp sistemik hale gelme eğilimindedir.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Nelerdir?
Birçok bakteri, parazit, mantar ve virüs cinsel yolla bulaşan hastalıklara neden olmaktadır. Bugün için tanımlanmış 25’den fazla mikroorganizmanın hastalıklara yol açtığı ve cinsel yolla bulaştığı bilinmektedir. En sık izlenen hastalıklar şu şekilde sıralanabilir;
Üretrit: Üretra dediğimiz idrarı mesaneden dışarı taşıyan boru şekline sahip organın iltihabi hastalığıdır. Etkenler: Herpes Simplex Virus, Chlamydia Trachomatis (Klamidya), Mycoplasma Genitalium, Trichomanas Vaginalis, Neisseria Gonorrhoeae (Bel Soğukluğu/Gonore), Ureaplasma Urealyticum, Gardnerella Vaginalis.
Genital Herpes (Uçuk): Herpes simpleks virüsün (HSV) neden olduğu cinsel yolla bulaşan bir enfeksiyondur. Genellikle HSV-2 sebepli olmakla birlikte her iki tip HSV de genital uçuk nedeni olabilir (HSV-2: %85-90, HSV-1: %10-15).
Genital Siğil (Kondilom): Etken HPV’dir (Human Papilloma Virus). Otuzu aşkın tipi genital sistemi enfekte eder.
AIDS (HIV), Hepatit (HBV & HCV), Frengi (Sifiliz), Molluskum Kontogiozum (MCV), Yumuşak Çıban (Şankroid), Donavanoz (Granuloma İnguinale), Kasık Biti (Pediculosis Pubis) ve Uyuz (Scabies) ve Uyuz (Scabies) günümüzde sık izlenen diğer cinsel yolla bulaşan hastalıklardır.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıklar Ne Zaman Belli Olur?
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların bir kısmı hiçbir belirti vermeden sessiz olarak (asemptomatik) seyretmektedir. Belirti göstermeden sessiz seyreden hastalığa sahip kişiler taşıyıcı olarak adlandırılmaktadır.
Bu hastalıkların belirti verme süresi hastalığın türüne göre değişkenlik göstermektedir. Bazılarında 1-2 gün içerisinde belirtiler kendini gösterirken, bazılarında aylar ya da yıllar sonra şikayetler ortaya çıkabilmektedir.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıkların Belirtileri Nelerdir?
Cinsel yolla bulaşan hastalıklardan şüphelenilmesi gereken durumlar şu şekilde sıralanabilir;
Genital (penis ve vajen) akıntı
İdrar yaparken yanma, ağrı
İdrar kanalında kaşıntı ve yanma
Genital bölgede (penis, vajen, anüs) siğil, ülser, yara gibi lezyonlar
Kasık bölgesinde şişlikler
Genital bölgede kaşıntı ve kızarıklık
Genital Siğil veya HPV (Kondilom) Belirtileri: Birçoğu herhangi bir bulgu vermeden sessiz (asemptomatik) seyreder (%70). Bulaşı sonrası lezyonların ortaya çıkması 3 hafta – 8 ay arası sürmektedir. Ayrıca papillomatöz (karnabahar görünümlü) kırmızımsı veya kahverengi lezyonlara (siğil) yol açmaktadır. Bu lezyonlar tek tek olabileceği gibi kümeler halinde birleşik de olabilir.
Üretrit Belirtileri: Üretra dediğimiz idrarı mesaneden dışarı taşıyan boruya benzeyen organın iltihabi hastalığıdır. Etken ajanlar, Neisseria Gonorrhoeae (Bel Soğukluğu/Gonore), Herpes Simplex Virus, Chlamydia Trachomatis (Klamidya), Gardnerella, Trichomanas Vaginalis, Ureaplasma Urealyticum veya Mycoplasma Genitaliumdur. Belirtileri ise genital (penisten veya vajinadan) akıntı, sık idrara çıkma, idrar yaparken yanma, idrar kanalında kaşıntıdır.
Molluscum Kontagiosum Belirtileri: Genital bölgede ve çevresinde sivilceye benzeyen, inci tanesine benzeyen sert göbekli kabartılar şeklinde görülür. Cinsel yolla veya virüsün bulaştığı eşyalar yoluyla bulaşabilir.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıkların Tanısı Nasıl Konulur?
Üretrit Tanısı: Akıntı örneği incelemesinde (mikroskobik incelemede) iltihap hücrelerinin görülmesiyle üretrit tanısı konulur. Ayırıcı tanı için ilk olarak gram boyama yapılır. Gram boyama testinde gram negatif diplokoklar görülürse etken Gonore’dir (Bel Soğukluğu). Görülmezse nongonkoksik üretrit (klamidya, mikoplasma, uroplasma vb) olarak kabul edilir. Bir parazit olan trikomanas direk mikroskop altında izlenebilmektedir. Antikor testleri, PCR ve akıntı kültürü gibi yöntemlerle etken ajan ayırımı yapılabilmektedir.
Genital Herpes Tanısı: Fizik muayane ve laboratuar testleri (viral kültür, PCR testi, kanda antikor bakılması) ile konulur.
Sifiliz Tanısı: Yaralı bölgeden alınan örneklerin kan örneklerinde serolojik testlerle (TPHA, VDRL, FTA-ABS, RPR), karanlık alan mikroskobuyla veya bakterinin DNA’sını hedef alan PCR metoduyla belirlenebilmektedir.
Genital Siğil Tanısı: Siğillerin muayenede görülmesi esasına dayanır. Rutin biyopsi yapılması önerilmez. Ancak; tedaviye yanıtsızlık, tedaviyle birlikte lezyonlarda çoğalma varsa veya lezyonda şüpheli bulgular varsa biyopsi gerekmektedir.
HPV Tanısı: HPV’nin kültürü yapılamamaktadır. Virüs, çoğalmasını epitel hücresinde tamamladığı için güçlü bir immünite (antikor yanıtı) oluşmamakta ve hücre yıkımı olmamaktadır. Bu sebepten dolayı serolojik yöntemler tanıda anlamlı değildir. Kazıntı materyali kullanılarak yapılan HPV DNA genotiplemesi (PCR) veya lezyondan alınan biyopsi en duyarlı ve en çok kullanılan testtir. Erkeklerden alınan sürüntüde (genital ve anal bölge ile üretral yüzeyden) PCR ile HPV DNA genotiplendirmesi de yapılabilir.
HIV / AIDS Tanısı: Anti HIV testi ile ELISA yöntemi çalışılır. HIV virüsüyle enfekte kişilerin bağışıklık sisteminde bu virüse karşı özel antikorlar oluşur. Anti HIV sonucu negatif olsa dahi riskli bir cinsel ilişki söz konusu ise test 3 ay sonra mutlaka tekrarlanmalıdır. Anti HIV testinin pozitif bulunması halinde Western Blot doğrulama testi yapılmalıdır. Doğrulama testinin de pozitif olması, kişinin HIV ile enfekte olduğu anlamına gelmektedir. HIV antikorları bulaştan 3 ay sonra ELISA yöntemiyle ölçülebilecek seviyeye ulaşır. Şüpheli temas sonrası erken dönemde sonuç almak isteyenlere HIV PCR ve P24 testleri önerilmektedir.
Cinsel Yolla Bulaşan Hastalıkların Tedavileri Nelerdir?
Cinsel yolla bulaşan hastalıkların tedavisi, hastalığa ve hastalık etkeni mikroorganizmaya göre değişkenlik göstermektedir.
Üretrit Tedavisi: Tespit edilen etkene yönelik duyarlı antibiyotik tedavisi başlanır. Eş tedavisi mutlaka yapılmalıdır. Ama tedavide esas amaçlanan “güvenli cinsel ilişki yani korunma” olmalıdır. Tedavi edilmediği takdirde kısırlık, idrar yolu darlıkları, prostatit, endokardit, testis iltihabı (epididimorşit), menenjit gibi komplikasyonlara yol açabilir.
Genital Herpes Tedavisi: Bazı ilaçlar tedavi amaçlı kullanılmaktadır. Bu ilaçlar atakların sayı ve şiddetinin azalmasını, lezyonların daha hızlı kaybolmasını sağlamaktadır.
Genital Siğil (HPV) Tedavisi: HPV enfeksiyonunu vücuttan temizleyecek ya da tamamen atacak bir tedavi yöntemi yoktur. Ancak iki yıl içerisinde virüslerin %90’ı kendiliğinden vücuttan kaybolmaktadır.Bağışıklığın güçlendirilmesi virüsün vücuttan uzaklaştırılma şansını arttırılabilmektedir. Virüs yok edilemese bile genital siğiller çeşitli tedavi yöntemleriyle yok edilebilir. Eğer tedavi edilmezlerse genital siğiller kümeler şeklinde büyüyüp çoğalabilmektedir.
Tedavide kullanılan yöntemleri; Lazer veya koter ile lezyonun yakılması, kriyoterapi ile genital siğilin dondurulması, cerrahi olarak genital siğilin çıkartılması, kimyasal yok etme gibi tedavi seçenekleri bulunmaktadır.