6 Şubat günü saat 04.17’de Kahramanmaraş’ın Pazarcık ilçesinde meydana gelen, 10 ilde büyük can kayıplarına neden olan depremin yaraları sarılmaya devam edilirken konunun uzmanları da uyarılarına devam ediyor. Toprak Yatırım Danışmanlığı Emre Toksöz, yaşanan felaketlerin ve acıların ne yazık ki çok çabuk unutulduğuna dikkat çekerek yapıların denetimi, kentsel dönüşüm gibi faktörlerin dikkate alınmasının önemine değindi.
Konu hakkında açıklamada bulunan Emlak Yatırım Danışmanı Emre Toksöz şu görüşlere yer verdi;’’Kahramanmaraş merkezli yaşadığımız asrın felaketi sonrasında hepimiz bir kez daha deprem ülkesi olduğumuzu ne yazık ki acı bir tecrübe ile hatırladık.
Elbette hepimiz bu acı gerçeğin farkındayız ama çabuk unutuyoruz. Yaşanan bu büyük deprem sonrasında yine alınacak tedbirleri konuşuyoruz ve yine birçok tedbirden kaçınıyoruz. Özellikle yapıların denetimi konusu sık sık gündeme geliyor. Bununla ilgili resmi makamlarda açıklamalar yapıyor fakat uygulanabilirlik konusunda birçok sorun yaşanıyor.
Yaşadığımız bölge olan Marmara da 1999 depremi öncesi yapılan, denetleme yapılmamış, deprem yönetmeliğine uygun olmayan, imar aflarından yararlanılmış ve bugün insanların içinde yaşadığı binaları hepimiz biliyoruz. Olası büyük İstanbul depremi hergün konuşulurken bu tarz yapıların özellikle İstanbul ve Kocaeli gibi mega kentlerde ne kadar fazla olduklarını eminim ki benim gibi hepinizi tedirgin ediyor.
Bugün satılık ve kiralık ilanları incelendiğinde görüyoruz ki imar affından faydalanmış, küçük parsellerde çok sayıda daire barındıran yapılar toprak tapulu şekilde satışa çıkarılmış. Bu satışların ve kiralamaların önüne geçilmeli. Yani vatandaşlarımızı olası bir depremde yıkılması muhtemel yapılara mahkum etmemeliyiz. Bu riskli yapılar derhal denetlenmeli ve mümkünse yerinde kentsel dönüşüm sistemi ile yeninden inşa edilmeli. Unutmayalım ki 6306 sayılı Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Hakkında Kanun ve 6306 Sayılı Kanunun Uygulama Yönetmeliği çerçevesinde artık riskli yapıları yeniden projelendirip çağdaş mimari anlayışa uygun şekilde yeniden inşa edilmesinin önü açılmıştır.
Örnekse Tuzla’nın deprem üretebilecek fay hattı üzerinde yer aldığına dikkat çeken Belediye Başkanı Şadi Yazıcı, 35 bine yakın kişinin yaşadığı, 1876 riskli binanın bulunduğu ilçede yerinde kentsel dönüşüm yaptıklarını söyledi. Ben hemen yanı başımızda ki bir ilçenin bu şekilde büyük çaplı kentsel dönüşümlere imza atmasının örnek teşkili açısından çok önemli olduğunu düşünüyorum. Ve bir kez daha Başkan Şadi Yazıcı’yı tebrik ediyorum.
Elbette yerinde kentsel dönüşüm özellikle mülk sahibi kişileri özellikle maddi açıdan çok tatmin etmiyor. Fakat insanlara bu riskli yapılarda ölüme terk etmekten daha kötü bir sonuç olamaz. Küçük parsellerin hali hazırda ki daire sayısını karşılamayacağı durumlarda devletimizin sunacağı alternatif haklar olmalı ve bu haklar bölgede yaşayan nüfusun da doğru şekilde yayılımını sağlayacaktır. Ayrıca çarpık yapılaşmanın da önüne geçilecektir.
