GIDA ZEHİRLENMELERİ ALINACAK TEDBİRLERLE ÖNLENEBİLİR!

Batı Yakası TV
Batı Yakası TV  - Editör
6 Min Okuma

TMMOB Gıda Mühendisleri Odası  Kocaeli İl Temsilciliği ülkemizde son dönemde art arda yaşanan gıda zehirlenmelerine dikkat çekti. Temsilcilik tarafından yapılan açıklamada yerel yönetimlerin, işporta tarzı, seyyar gıda satışı yapan ve herhangi bir izni veya ruhsatı olmayanların  bu tür noktalara kesinlikle izin vermemeli, bunlara göz açtırmaması gerektiği belirtildi. Açıklamada ayrıca gıdada yaşanan güvenlik ihlallerinin ve hilelerin önüne geçilememesindeki en önemli etkenlerden bir diğerinin de yaptırımların yetersizliği ve verilen cezaların caydırıcı olmaması olduğu da ifade edildi.

ONLARCA VAKADA ÇOK SAYIDA YURTTAŞ ZEHİRLENDİ

Gıda Mühendisleri Odası  Kocaeli İl Temsilciliği tarafından konu hakkında yapılan açıklamada şu görüşlere yer verildi;

‘’Ülkemizde son dönemlerde peş peşe gıda zehirlenmesi olayları yaşanmaktadır. Bu durum ülkemizde gıda zehirlenmeleri, taklit-tağşiş gibi konuların artık bir gıda terörüne dönüştüğünü gösteriyor.

Sadece Kasım ayının ilk 3 haftasında 750’den fazla yurttaşımız gıda zehirlenmesi ile karşı karşıya kalmıştır. Basına yansıyan haberlere göre, Kocaeli Gölcük’te Barbaros Hayrettin Lisesi’nde daha okulun ilk günü tavuk pilav yiyen 30 öğrenci zehirlendi. Gebze’de özel bir lisede eğitim gören 14 öğrenci kantinden alıp yedikleri tavuktan zehirlendi. Samsun’da bir okul yemekhanesinde hamburger yiyen 5 öğrenci, Karabük’te yardım kermesinde yemek yiyen 28 öğrenci, Kayseri’de bir okulda sucuk festivalinde 80 kişi, Rize’de mevlide gidip yemek yiyen 104 kişi, Bursa’da tavuk pilav yiyen 11 işçi, Trabzon’da düğün yemeği yiyen 100 kişi, Şişli’de bir restoranda yemek yiyen 25 kişi, Gümüşhane’de bir imam hatip ortaokulunda öğle yemeğinde pide ayran tüketen 29 öğrenci, Adıyaman’ın Besni ilçesindeki KYK yurtlarında akşam yemeğinin ardından 70 öğrenci, Sakarya Ferizli ilçesinde açık ceza infaz kurumunda 131 mahkum gıda zehirlenmesi şüphesiyle hastaneye kaldırıldı. Tüm bunların altında yatan temel neden Gıda Güvenliği İlkelerine uyulmamasıdır.

ÜRÜNDEN TEMİZLİĞE KADAR HERŞEY TEHDİT UNSURU

Ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik krizin bir sonucu olarak, özellikle toplu tüketim yerlerinde artan maliyetler karşısında düşük kaliteli ürün kullanımı, hijyen gerekliliklerinin yerine getirilmemesi, soğuk/sıcak zincirin kırılması, maliyetten kaçınmak için dezenfektan kullanılmaması-yeterli kullanılmaması, yeterli sayıda teknik personel çalıştırılmaması, restoran, büfe, lokanta, fast food noktaları gibi yerlerde düşük kaliteli ürün kullanımı, soğuk/sıcak zincire dikkat edilmemesi, çapraz bulaşıya neden olacak şekilde çalışılması, personel ve alet ekipman hijyeninin yeterince sağlanmaması, gıda üretiminde kullanılan suyun doğrudan tüketime uygun su olmaması, işverenlerin ve gıda sektöründe çalışan personelin gıda güvenliği konusunda eğitimsiz olması; gıda güvenliğini tehdit eden temel sebeplerdendir. Bir diğer temel sebep de Tarım ve Orman Bakanlığının yeterli ve etkin denetim yapmamasıdır.

TMMOB GIDA MÜHENDİSLERİ ODASI OLARAK TEKRAR UYARIYORUZ:

Yerel yönetimler, işporta tarzı, seyyar gıda satışı yapan ve herhangi bir izni veya ruhsatı olmayan bu tür noktalara kesinlikle izin vermemeli, bunlara göz açtırmamalıdır.

Tarım ve Orman Bakanlığı; tüm gıda üretim ve tüketim noktalarının gerek açılışından önce gerekse faaliyet süresince risk esasına göre etkili ve yeterli denetimini yapmalıdır. Bakanlık bünyesindeki gıda mühendisi denetçi sayısı yetersizdir.

Bakanlık verilerine göre, denetçi sayısı artmadığı halde denetim sayısı artıyor görünüyor. Bu durum denetimlerin etkinliğinin azaldığını göstermektedir, neredeyse her gün yaşanan gıda zehirlenmeleri de bunun kanıtıdır.

Denetim ekipleri arttırılmalı, özellikle denetim ekipleri içinde yer alan gıda mühendisi sayısı kesinlikle arttırılmalıdır. Çünkü gıda mühendisliği, gıda mikrobiyolojisi, gıda güvenliği konusunda eğitimli ve yetkin olan meslektir.

ÇALIŞANLAR EĞİTİMDEN GEÇİRİLMELİ

Hazır gıda sunumunun yapıldığı restoran, lokanta, büfe, fast food noktaları gibi yerler açılmadan önce, hem sahipleri hem de çalışanları gıda güvenliği eğitiminden geçirilmelidir. Bu eğitim, gıda/su/personel hijyeni, gıda güvenliği konularında temel bilgileri içeren nitelikli bir eğitim olmalı, sınavlı ve belgeli olacak şekilde planlanmalıdır. Bir işletmecinin ancak bu belgeyi aldıktan sonra iş yerini açabileceği şeklinde bir yönetmelik Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından acilen hayata geçirilmelidir. Belirli aralıklarla tekrarlanacak bu eğitimlerin verilmesi konusunda gıda güvenliği ve gıda mikrobiyolojisi alanında yetkin olan başta Odamız olmak üzere ilgili meslek odaları görev almalıdır. Ayrıca, küçük çaplı gıda işletmeleri ve satış noktaları da mutlaka denetlenmelidir.

GIDA MÜHENDİSİ İSTİHDAMI KAÇINILMAZ

Yine zehirlenmelerin sık yaşandığı ve toplu tüketimin çok yoğun olduğu Milli Eğitim Bakanlığı, Savunma Bakanlığı, Turizm Bakanlığı, Gençlik Spor Bakanlığı, Adalet Bakanlığı ve Üniversiteler gibi kurumlarda kendi iç kontrol ve denetim süreçleri için Gıda Mühendisi istihdam etmeleri alınacak önlemlerin başında gelmektedir.

Gıdada yaşanan güvenlik ihlallerinin ve hilelerin önüne geçilememesindeki en önemli etkenlerden bir diğeri ise yaptırımların yetersizliği ve verilen cezaların caydırıcı olmamasıdır. Ceza alan ya da uygunsuzluk tespit edilen bazı firmalar tekrar tekrar isim değiştirerek farklı firmalarla gıda sektöründe devam edebilmektedir. Bunun önüne geçilmelidir.

Ülkemizde gıda güvenliğinden tam anlamıyla bahsediyor olmak için sayılan bu önlemlerin bir an önce hayata geçirilmesi zorunludur.

Temel bir insan hakkı olan güvenli gıdaya ulaşabilmek ve halk sağlığını korumak, başta iktidar olmak üzere yetkili tüm kurum ve kuruluşların asli görevidir. Kamuoyu önünde bunu bir kez daha hatırlatıyor ve halk sağlığını korumak için ülkemizde Gıda Güvenliğinin tam olarak sağlanması gerektiğini bir kez daha vurguluyoruz.’’

Bu haberi paylaş
Yazar Batı Yakası TV Editör
Takip Et:
Batı Yakası TV - Bölgenin Tek İnternet Televizyonu
yorum Yap