3 MAYIS TÜRKÇÜLER GÜNÜ DARICA’DA KUTLANDI

Batı Yakası TV
Batı Yakası TV  - Editör
6 Min Okuma

Hürriyet ve İstikbal Derneği tarafından Darıca’da gerçekleştirilen etkinlikte, yaklaşık bin 500 kişi 3 Mayıs Türkçüler Günü’nü andı.

Hürriyet ve İstikbal Derneği, farklı şehirlerden Türk milliyetçilerini bir araya getirebilmek için önemli bir etkinliğe daha imza attı. 3 Mayıs Türkçüler Günü çerçevesinde Darıca’da gerçekleştirilen programa, Hürriyet ve İstikbal Derneği Genel Başkanı Alaattin Kürşat Derebaş, dernek üyeleri, İlteriş Vakfı Genel Başkanı Kaptan Mustafa Can, Milliyetçi Kadın Hareketi Yönetim Üyesi Hilal Sönmez, siyasi partilerin temsilcileri, sivil toplum kuruluşları, 10’dan fazla ilden yaklaşık bin 500 kişi katıldı.

Etkinlik için bir araya gelen dernek üyeleri, Gebze Alaettin Kurt Stadyumu önünden kalabalık ve çok sayıda araçla yaptıkları konvoy ile Darıca Millet Bahçesi’ne giriş yaptı. Ardından, protokol, dernek üyeleri ve diğer katılımcılar, ellerinde Türk devletlerinin bayraklarıyla sloganlar atarak etkinlik alanı olan Darıca Sahil Amfi ve Gösteri Merkezi’ne yürüyüş gerçekleştirdi. Program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasıyla başladı. Sunuculuğunu Hürriyet ve İstikbal Derneği Genel Başkan Danışmanı Alperen Kuzubaş’ın gerçekleştirdiği program, açılış konuşmalarının ardından, Kafkas ekibinin muhteşem dans gösterisiyle devam etti. Ardından düzenlenen konserde sevilen sanatçılar Ozan Ünsal ve Ozan Erhan Çerkezoğlu, en güzel şarkılarını seslendirdi. Şarkılara tüm katılımcıların hep bir ağızdan eşlik etmesiyle de etkinlikte coşku dolu anlar yaşandı.

“Daha çok çalışacağız, Türk gibi çalışacağız”

Programın açılışında konuşan İlteriş Vakfı Genel Başkanı Kaptan Mustafa Can, “Tarihinden ders almayan onu bir kere daha yaşamaya mecbur kalır. Bu sefer dersimizi aldık ve bir daha yaşamayacağız. Türk gibi duvar olacağız, yıkılmayacağız. İllerimiz, törelerimiz bozulmuş olabilir. İyi dediğimiz kötü, kötü dediğimiz iyi olabilir. Kafalarımız karışmış, çıkış yolu arıyor olabiliriz. Başbuğ Atatürk’ün işareti nettir; “Muhtaç olduğun kudret damarlarındaki asil kanda mevcuttur.” Türk gibi kazanacağız. ABD Trakya’ya dayanmışken, Yunan tekrar Ege’yi isterken,  Suriye ve Irak’ta terör örgütleri elleri silahlarında beklerken boşa geçen her saniye Türk’e saplanan bir bıçaktır. Kandaşımızın bir sözüne iki katarak, bir yaptığına iki ekleyerek, bizden yeteneklileri bularak, bölünerek değil çoğalarak çalışacağız. Daha çok çalışacağız, Türk gibi çalışacağız” dedi.

“Türk yurdunun bir faciayı daha kaldıracak zamanı yoktur”

Kavgaların kendilerini özden uzaklaştırmasına, kibre boğmasına izin vermeyeceklerini vurgulayan Can, “Kimseden yardım gelmeyeceğine inanarak tek başımıza kalmış gibi çalışıp hep beraber kazanacağız. ‘Hadi’ dendiği anda bugünkü dağınık görüntümüz yerine bozkurt sürüsü gibi duracak, art niyetli mankurtlara izin vermeyeceğiz. Türk yurdunun bir faciayı daha kaldıracak zamanı yoktur. Türk yurdu bizimdir, kazanacağız. Türklüğünü arayan milyonlarca kardeşimize ulaşıp yalnız olmadıklarını göstereceğiz. Gaza gelen değil, basınç altında sakin düşünebilen, bulanık suda balık avlayan değil, suyu kendisi bulandıran zeki Türkler olacağız. Türk gibi düşüneceğiz, Türk gibi kazanacağız.  İlteriş gibi olacağız.

Kazanacağız… Kazanacağız… Kazanacağız… İlteriş gibi kazanacağız, Türk gibi kazanacağız. Tanrı Türkü korusun ve yüceltsin” diye konuştu.

“Elbet sefil olursa kadın alçalır beşer”

Milliyetçi Kadın Hareketi Yönetim Üyesi Hilal Sönmez ise “Halaskargazi Mustafa Kemal Atatürk’e Türk kadını nasıl olmalıdır diye sorulduğunda, ‘Türk kadını her halde çok yüksek olmalıdır’ der ve Tevfik Fikret’in bir şiirini ekler; ‘Elbet değil nasibi mezellet kadınlığın. Elbet değil melekliğin ümidi zulmü şer. Elbet sefil olursa kadın, alçalır beşer! Lakin bugün hep onlara ait yığın yığın. Endişeler, kederler, eziyetler, iğneler!’ Atasının izini bir adım şaşmadan takip eden biz Türk milliyetçisi kadınlar da -elbet sefil olursa kadın alçalır beşer- anlayışını düstur edindik ve şimdi Milliyetçi Kadın Hareketi adımızla sizlerin huzurundayız. İstanbul halkını işgale karşı teşkilatlandıran Halide Onbaşı’nın hemşehrileri, Ankara’da ‘Mustafa Kemal Samsun’a çıkmadan önce biz yaşamıyorduk’ diyen Muhtar Satı Çırpan’ın hemşehrileri, vasiyeti hastane yaptırılsın, kimseden para alınmasın diye bilinen Kayserili Gevher Nesibe’nin hemşehrileri, Atatürk’ün Tarsus’ta bize seslendiği gibi, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layık şerefli Türk kadınları, her birinizi minnetle selamlıyor ve sesleniyorum” şeklinde konuştu.

“Bu baskı ve saldırıyı engelleyecekler koşulsuz şartsız Türkçülerdir”

Programın ev sahibi Hürriyet ve İstikbal Derneği Genel Başkanı Alaattin Kürşat Derebaş ise, “3 Mayıs, Türkçülüğün fikri hareketlerini milli vicdan refleksiyle sivil bir aksiyona kavuşturan elim bir olaydır. En başta yolbaşcımız Hüseyin Nihal Atsız ve Nejdet Sançar olmak üzere Reha Oğuz Türkkan, Peyami Safa, Alpaslan Türkeş gibi isimler Türklüğün büyük prangası tabutlukların o pis ve rutubet kokusunu ciğerlerine dolduranların nefesleri ve neferleri karşımda duruyor! Sancılı açlıklar içinde bile şeker kutularının kapaklarına ruhlarını saklamışlardır. Evet tanıyoruz. Biz bu ruhu apoletlerini sökerek Samsun’a çıkanlardan tanıyoruz. Evet tanıyoruz. Çin Sarayı’nda ki 40 yiğitten, Allahüekber Dağı’nın örtüsünden, Tehcirin altına kalıbını basanlardan, Karadeniz ve Akdeniz’in cilvesinden ve şeref dolu tarihimizin destanlarından tanıyoruz. Bir 3 Mayıs’ı daha geride bırakırken Cumhuriyetimizin 100.yılını hızla bitirmekteyiz. 3 Mayıs’ta rağmen diyenlerin torunları bugün rağmenlere rağmen mücadelesini sırtına yüklemiştir. Sorun ve düşmanlar bir ahtapot misali milli benliğimizi sarmaya çalışırken bu baskı ve saldırıyı engelleyecekler koşulsuz şartsız Türkçülerdir” dedi.

Bu haberi paylaş
Yazar Batı Yakası TV Editör
Takip Et:
Batı Yakası TV - Bölgenin Tek İnternet Televizyonu
yorum Yap